1. Botulinum toksin uygulamaları
2. Dolgu Uygulamaları
3. Mezoterapi Uygulamaları
4. Prp Uygulamaları
5. Gençlik aşısı Uygulamaları
6. Örümcek ağı estetiği
7. Mikroiğneleme (Dermapen)
1. Dermatoskopi
2. Elektrokoterizasyon
3. Kriyoterapi
4. Deri biyopsisi
Botulinum toksini dünyadaki tüm estetik tedaviler içinde en sık kullanılanıdır. Uygulandığı bölgedeki sinir ucu ile kas arasındaki etkileşimi bloke ederek kasların kasılmasını doza bağlı olarak azaltır ya da engeller. Yüzün özellikle üst bölgesinde mimik kaslarının hareketleri ile oluşan çizgiler seneler içinde kalıcı bir hal almaya başlar. Botulinum toksin uygulamaları ile kırışıklıkların azaltılması ve kalıcı hale gelmesi engellenebilir. Alın, kaş arası, kaz ayağı, burun kenarları, dudak çevresi en sık uygulandığı bölgelerdir. Etkisi geri dönüşlü olup kişiye ve uygulama sayısına bağlı olarak ortalama 4-6 aydır. Bunun dışında koltuk altı, el ve ayaklardaki terlemenin azaltılmasında, geceleri diş gıcırdatma ve diş sıkma problemlerinde belirginleşen masseter adı verilen kasın zayıflatılarak bu sorunların ortadan kaldırılmasında, diş etlerinin fazla görünmesi olarak tanımlanan gummy smile estetik gülüş tedavisinde de botulinum toksin uygulamaları yapılabilmektedir.
Mimik kaslarının sürekli çalışması, çevresel etmenler, yerçekimi ve sigara kullanımı zamanla cildin hyaluronik asit üretiminde azalmaya yol açar. Sonuç olarak cilt canlılığını ve elastikiyetini kaybeder. Kolajen ve elastin liflerindeki bozulma ve çökmelerin giderilmesi amacıyla cilt altına dolgu malzemeleri enjekte edilerek cilt desteklenir. Kırışıklık ve yaşlanma çizgilerini yok etmenin dışında dudak ve yüz biçimlendirmede de etkilidir. Günümüzde hyaluronik asit en sık kullanılan dolgu maddesidir. Hacminin 1000 katı kadar su bağlama kapasitesi vardır. Uygulanan maddenin kalıcılığı da uygulanan bölge, madde ve kişinin metabolizmasına bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir.
Mezoterapi; vitaminler, mineraller, aminoasitler, sitokinler, amino nükleik asitler, koenzimler, hyalüronik asid, ilaçlar, diğer bileşenler bakır, glutatyon gibi maddelerin bazen tek başına bazen de birbirleri ile karıştırılarak çok küçük iğneler yardımıyla cildin orta tabakasına belirli aralıklarla enjekte edilmesi işlemidir. Kozmetik dermatolojide; bölgesel zayıflama,
lipoliz, cilt gençleştirme, leke tedavisi, saç dökülmeleri, selülit tedavisinde sıklıkla kullanılmaktadır. Doğru ürünün, doğru teşhisle, uygun bir şekilde cilde enjekte edilmesi istenilen etkinliğin sağlanmasında önemli rol oynamaktadır.
PRP kişinin kendi kanından elde edilen yara iyileşmesi hücrelerinin ve bunların salgıladığı büyüme faktörlerinin kullanılması ile vücudun çeşitli bölgelerindeki birçok farklı rahatsızlıkta kullanılabilen bir yöntemdir. Enjekte edildiği bölgelerdeki kök hücreleri uyarıp, aktifleşmelerini sağlayarak doku yenilenmesini sağlar. PRP işlemi sırasında önce hastanın kanı alınır, özel bir aletten geçirilerek yara iyileşmesi hücrelerinin ve bunların salgıladığı büyüme faktörlerinin bulunduğu kısım ayrıştırılır. Ardından çok ince uçlu iğnelerle gerekli bölgelere enjeksiyon yapılır. PRP sonrasında herhangi bir iz kalmaz ve kişi rutin hayatına hemen devam edebilir. PRP, anti-aging amaçlı kırışıklık tedavilerinde, yara iyileşmesinde, leke tedavilerinde, akne izi tedavisinde, saç dökülmesi gibi birçok alanda kullanılabilmektedir.
Gençlik aşısı, yaşlanmaya bağlı olarak kişilerin cildinde ortaya çıkan sarkma, kırışıklık ve deformasyonların ortadan kaldırılmasına yönelik uygulanan bir tedavidir. Bu tedavide ciltte yer alan hyalüronik asit oranı, cildin elastik yapısı ve kolajen üretimi artarak cilt yeniden yapılandırılır ve ciltte bir canlanma, parlaklık, nemlilik ve ışıltı etkisi görülür.
Örümcek Ağı estetiği uygulamasında, vücuda hiçbir yan etkisi bulunmayan medikal ipler, ince uçlu iğneler vasıtasıyla cilt alt dokusuna tıpkı örümcek ağı gibi işlenir. Ameliyatsız iple yüz germe uygulaması olarak da söyleyebileceğimiz örümcek ağı estetiği temelinde, azalan kolajenin yerine, bedenin tekrar kolajen üretmesine teşvik edici bir mekanizma yatmaktadır.
Vücut reaksiyon vererek, anında biyolojik fibroblast, kolajen ve elastin üretmeye başlar. Cilt canlanır, toparlanır, gerilir.
Dermapen uygulamalarında amaç mikro iğneler yardımıyla deride mikro kanallar açarak kontrollü yara iyileşme süreci başlatmaktır. Böylece cildin doğal yara iyileşme sürecinde ortaya çıkan büyüme faktörleri, kolajen, elastin ve hyaluronik asit yapımı tetiklenir ve tamir süreci başlar. Bunun sonucu olarak da o bölgede cilt yenilenmesi meydana gelir. Başlıca kullanım alanları; cildin yenilenmesi, gençleştirilmesi, akne izlerinin tedavisi, ciltte genişlemiş gözeneklerin azaltılması ve yok edilmesi, cilt çatlaklarının görünümünün azaltılmasıdır.
© Copyright 2023 mumyn.
All Rights Reserved.